Kredi kartı borçlarından kurtulmanın ne gibi yolları bulunmaktadır. Kredi kartı borcum çok ama çıkış yolu bulamıyorum diyenlere tavsiyelerimiz.
Kredi kartları modern zamanların esir alma araçları olarak tanımlanabilir. Çoğu insan yıllarını sadece kredi kartı faizlerini ödemek için harcamaktadır. Bunun altında yatan ana sebep ise günümüz vahşi kapitalist sistemi içerisinde beyni yıkanan ve alışverişe zorlanan insanoğludur. Bu konuyu daha iyi anlamak için lütfen bir şaheser kabul ettiğim “Dövüş Kulübü” filmini mutlaka izleyin.
Neyse biz konumuza geri dönelim. İhtiyacı olmadığı teknolojik aygıtları alan durmadan yenisi çıkıncadeğiştiren, 5 TL’ye çay içip 30 liraya kebap yiyip de bunları kredi kartı ile ödeyen ve bu borçlardan nasıl kurtulurum diye soran bir kişiye verecek cevabımız var ama buradan yazmayalım.
Ancak kıt kanaat geçinip de mecburen kredi kartlarına borç yapan kişilere bazı tavsiyelerimiz tabii ki olacaktır. Öncelikle kredi kartlarının minimum tutarlarını ödeyerek bir yere varamayacağınızı lütfen kabul edin. Minimum tutar yattıktan sonra kendinizi rahat hissetmeyin (muhakkak hissetmeyenler çoğunluktadır) uzun zaman sürecek dahi olsa kredi kartı borcunuzu mutlaka kapatabileceksiniz öncelikle buna inanın.
Öncelikle bulabiliyorsanız bir yakınınızdan borç bulun. Hiç olmazsa faiz ödemeyeceğiniz bir yer olacaktır ve bu yakınıza durumunuz söyleyin ve parça parça da olsa borcunuzu geri ödemenizi tavsiye ederiz.
Gereksiz harcamalarınızın olup olmadığını kontrol edin. Kredi kartı ile alışveriş esnasında gereksiz hiçbir şey almayın. Örneğin kredi kartı ile marketten alışveriş yapacaksanız eğer deterjan, meyve, sebze ile doldurduğunuz alışveriş arabanıza abur cubur hiç koymayın, asitli içeceklerde almayın. Temel ihtiyaç haricinde hiçbir şeyi kredi karttı ile almayın. Göreceksinzi ki bir süre sonra kredi kartı bıorcunuz ufak ufak azalmaya başlayacak.
Gerçekten başka yolunuz yol. Eğer batağa daha fazla saplanmak istemiyorsanız nakit olarak asla alamayacağınız şeyleri kredi kartı ile alırken de rahat olmayın. Bazı şeyleri kredi kartı ile alırken daha rahat davranıyoruz. Taksit tuzakları kanuni sınırlama olsa dahi hemen hemen her yerde hala karşımızda. Bunlara kanmayın. Çok mecburi bir ihtiyaç olmadığı takdirde taksit yaptırmayın. Bazen 40 – 50 TL lik alışverişleri dahi taksitli olarak yapıyoruz. Yapmayın. Ödeyin kurtulun.
Kağıt kalem hesabı ile kredi kartlarınızdan kurtulamazsınız.
Bu bir hayal. Alışverişlerde kendinizi durduramazsanız gereksiz tabir edilen alışverişlerinizi nakit olarak yapmazsanız ömrünüzün sonuna kadar kredi kartı borcu ödersiniz.
Ayrıca kredi kartı batağına sürüklenmeden önce kişi kendinin bu bataklığa doğru sürüklendiğini hisseder. Lütfen kendinize karşı dürüst olun. Bu durumu fark eder etmez hemen bankanıza başvurun ve borcu taksitlendirip ödeme yoluna gidin ve kredi kartınızı iptal edin. Mümkünse sadece tek bir kredi kartı cüzdanınızda olsun onunda limiti olabildiğince düşük olsun. Maaşınızın yarısı kadarlık bir kredi kartı aslında fazlası ile yeterli ancak dediğimiz gibi kapitalizmin insanları alışveriş yapmaya sürüklemesinden dolayı maalesef (bazı kişiler için utanç kaynağı dahi oluyor) düşük limitli kredi kartını pek fazla kimse talep etmiyor.
Uzun lafın kısası kredi kartı borçlularının hemen hemen tamamının tek derdi kendisidir. Kendisine karşı dürüst olduğu takdirde bu durumu çözememesinin imkanı yok. Ancak aynı hatalarda ısrar ederse bu yazıyı okumasına da gerek yok.